Descargar PDF
Regresar a lista de cuentos

Anansi ve bilgelik Anansi y la sabiduría

Texto Ghanaian folktale

Ilustraciones Wiehan de Jager

Translated by Nahide Büşra Ertekin

Lectura en voz alta Leyla Tekül

Lengua turco

Nivel Nivel 3

Contar el cuento completo

Velocidad del audio

Reproducir automáticamente


Uzun uzun zaman önce, insanlar hiç bir şey bilmiyorlarmış. Onlar, nasıl ekin yetiştirileceğini, nasıl kumaş dokunacağı, veya nasıl demir eşyalar yapılacağını bilmiyorlarmış. Gökteki Tanrı Nyame, dünya üzerindeki tüm bilgeliğe sahipmiş. Bilgeliği, kil bir kasenin içinde güvenle saklıyormuş.

Hace mucho, mucho tiempo la gente no sabía nada. No sabían cómo cultivar, o cómo tejer tela, o cómo hacer herramientas de hierro. El dios Nyame arriba en el cielo tenía toda la sabiduría del mundo. La mantenía guardada en una vasija de barro.


Bir gün, Nyame, bilgelik kasesini Anansi’ye vermeye karar vermiş. Anansi kil kasenin içine her bakışında yeni şeyler öğrenmiş. Bu, çok heyecan vericiymiş!

Un día, Nyame decidió darle la vasija de sabiduría a Anansi. Cada vez que Anansi se asomaba y miraba dentro de la vasija de barro, aprendía algo nuevo. ¡Qué impresionante!


Açgözlü Anansi, “Ben bu kaseyi büyük bir ağacın en tepesinde güvenle saklarım. Böylece tüm bilgeliğe ben sahip olurum!” diye düşünmüş. Uzun bir ip dokumuş, kil kasenin etrafına sarmış ve kaseyi karnına bağlamış. Ama her seferinde dizlerine çarpan kase ile birlikte ağaca tırmanmak çok zormuş.

El codicioso Anansi pensó, “voy a guardar la vasija en la copa de un árbol muy alto. ¡Y será sólo mía!” Hiló un hilo largo, envolvió con él la vasija de barro, y lo ató a su cintura. Empezó a trepar el árbol. Pero se le hacía muy difícil trepar el árbol con la vasija constantemente pegándole en las rodillas.


Tüm bu zaman boyunca, Anansi’nin oğlu, ağacın altında babasını izleyerek durmuş. “Eğer kaseyi sırtına bağlarsan tırmanmak daha kolay olmayacak mı?” diye sormuş. Anansi, bilgelik dolu kil kaseyi sırtına bağlamayı denemiş ve gerçekten de kaseyi bu şekilde taşımak çok daha kolaymış.

Mientras tanto, el hijo pequeño de Anansi lo miraba desde abajo y le dijo, “¿No sería más fácil trepar si te ataras la vasija a tu espalda?” Anansi ató la vasija llena de sabiduría a su espalda y, efectivamente, fue mucho más fácil.


Hızlı bir şekilde ağacın tepesine varmış. Ama ardından durmuş ve düşünmüş, “Benim tüm bilgeliğe sahip tek kişi olmam gerekiyordu, ve burada benim oğlum benden daha akıllı.” Anansi bu duruma o kadar çok sinirlenmiş ki, kil kaseyi ağacın tepesinden aşağı atmış.

En un instante logró llegar a la copa del árbol. Pero entonces se detuvo a pensar: “Se supone que yo soy quien tiene toda la sabiduría, ¡pero mi hijo fue más listo que yo!” Anansi se enojó tanto que lanzó la vasija desde lo alto del árbol.


Kase yerde parçalara ayrılmış. Bilgelik, herkesin birbiriyle paylaşması için artık serbestmiş. İşte bu, insanların nasıl çiftçilik yapılacağını, kıyafet dokumayı ve demir işlemeyi ve nasıl yapacaklarını bildikleri diğer her şeyi nasıl öğrendiklerinin hikayesidir.

Quedó hecha pedazos en el suelo. La sabiduría quedó libre y disponible para todos. Y así fue cómo la gente supo cultivar, tejer, hacer herramientas de hierro, y muchas otras cosas más.


Texto: Ghanaian folktale
Ilustraciones: Wiehan de Jager
Translated by: Nahide Büşra Ertekin
Lectura en voz alta: Leyla Tekül
Lengua: turco
Nivel: Nivel 3
Fuente: Anansi and Wisdom del African Storybook
Licencia Creative Commons
Esta obra está bajo una Creative Commons Atribución 3.0 Internacional.
Opciones
Regresar a lista de cuentos Descargar PDF